İklim Değişikliği Hollanda'yı Nasıl Etkileyecek?

Hollanda kelimenin tam anlamıyla "alçak ülke" anlamına gelir ve bunun da iyi bir nedeni vardır: Ülkenin sadece %50'si deniz seviyesinin üzerindedir ve Hollanda'nın en alçak kısmı deniz seviyesinin 6,7 metre altındadır.

Ama batan bir ülkede yaşadığınızda ne yaparsınız? Hollandalılar durmamışlar inşa etmişler! Ancak kanallar, setler, duvarlar ve kum tepeleriyle yenilikçi bir şekilde yapmışlar bu işi.

Hollandala vs Deniz

Eski bir Hollanda atasözü vardır, "Tanrı Dünya'yı yaratırken, Hollandalılar Hollanda'yı yarattı." Bu atasözü gerçekten biraz iddaalı fakat Hollandalılar, ülkelerini çeşitli hidro-mühendislik teknikleriyle kelimenin tam anlamıyla okyanusun üzerine inşa ettiler.

Hollandalılar bu konuda o kadar etkiliydiler ki, su yönetimi ve mühendisliği konusunda önde gelen uzmanlar olarak kabul ediliyorlar. Dünyanın dört bir yanındaki diğer birçok şehir, iklim değişikliği ve şehir inşası konusunda tavsiye almak için artık Hollandalı firmalara danışıyor.

İşte Hollandalıların şehirlerini denizde nasıl inşa ettiklerini gösteren bir harita. 1300'lü yıllarda Hollanda tam olarak aşağıdaki gibi gözüküyordu. Bir çok büyük şehir, şu an oldukları yerde değiller.

Peki Hollanda değişen iklim, yükselen deniz seviyesi karşısında ne planlıyor. 100 yıl sonra tamamen denizin altında kalan bir ülkemi olacak. Kim bilebilir ama denizi doldurup, ülke inşa eden bu insanların, bunu engellemek için şimdiden planları var gibi görünüyor. Önce bu denizi toprakla doldurma işine bir bakalım, teknikleri nedir, nasıl çalışır.

1. Duvar İnşa Etmek

Hollandalılar karaya dönüştürmek istedikleri bir su kütlesinin etrafına duvarlarla örüyorlar. Bu duvar bir kez yerleştirildiğinde, duvarın yanına yel değirmenleri dikiyorlar ve yel değirmeninin dönüşünü kullanarak suyu araziden dışarı pompalamak için kullanıyorlar. Tabi bu yöntem biraz gerilerde kalmış olsada oldukça verimli çalışıyor.

2. Afsluitdijk 1932 Zaferi

1932'de Hollandalılar dev bir set inşa ederek Kuzey Denizi'ni Hollanda adalarının hemen altında ayırdılar. Bir setin ne olduğundan tam olarak emin değil misiniz? Basitçe söylemek gerekirse, suyu düzenlemek veya tutmak için dikilmiş bir bariyerdir. Bu bariyer 32 km boyunca uzanıyor ve diğer tarafta bir göl oluşturdu!

Aşağıdaki harita, Noord Holland ve Friesland arasında Afsluitdijk setini gösteriyor. Hollandalıların Kuzey Denizi'ni dışarıda tutmak için inşa ettikleri bariyeri açıkça görebilirsiniz.

3. Kanallar

Hollandalılar, geri kazanılan topraklarından su akışını kontrol etmeye yardımcı olan birçok kanal oluşturdu. Örneğin Amsterdam'da kanallar, şehrin içinde bulunan büyük Amstel Nehri için hem hendek hem de baraj görevi görüyor. Amsterdam, şehrin etrafında dairesel bir kanal kuşağı oluşturan üç ana kanala (Herengracht, Prinsengracht ve Keizersgracht) sahiptir.

Bunlar, Hollanda Altın Çağı olarak da bilinen 17. yüzyılda inşa edilmiştir. Bu süreçte kazılan arazi daha sonra evlerin yapıldığı sokaklara bariyer oluşturmak için kullanıldı.

Hollandalılar ayrıca şehirlerini tekneyle çok erişilebilir hale getirdiler ve bu nedenle Amsterdam halk arasında “kuzeyin Venedik'i” olarak biliniyor.

Hiç Kimse Mükemmel Değil

Çoğu zaman arkamıza yaslanıp Hollanda'nın yaratıcılığını hayranlıkla okuyoruz. Ancak hiçbir ulus mükemmel değildir, özellikle de batmakta olan topraklarla mücadele etmeniz gerektiğinde.

2002 yılında Amsterdam Zuid-Noord metro hattının inşaatına başlandı. Tamamlandı, ancak Amsterdam'ın güvensiz tarihi yeraltı yapısının yeni metro hattı için istikrarlı bir temel oluşturmadığı kısa sürede ortaya çıktı. Sonuç? Metro hattının üzerinde olan evler kelimenin tam anlamıyla sallanıyordu.

Sakinler evlerinde yaşamakta zorlandı ve hat açıldıktan on yıl sonra sonra bile binaların çoğu hala boştu. Bu büyük bir Hollanda başarısızlığıydı!

Hollanda İçin İklim Değişikliğinin Zorlukları

Gelgitler yükselirken ve fırtınalar şiddetlenirken iklim değişikliği yeni zorluklar getiriyor. Hollandalılar, iklim değişikliğinin gerçek olduğunu inkar etmek yerine, suyun içeri girmesine izin vererek görünüşte mantıksız bir yaklaşım benimsiyorlar. Bu, suyun dökülebileceği göller tasarlamak anlamına geliyor.

Uzmanlar, Hollandalıların iklim değişikliğiyle başa çıkabileceğinden umutlu;

Uluslararası Su İşleri başkanı Henk Ovink, The New York Times'a “nehirlere akacak daha fazla yer verilmesi gerektiğini söylüyor. İklim değişikliğine karşı koruma ancak zincirin en zayıf halkası kadar güçlüdür ve bizim durumumuzdaki zincir sadece denizdeki büyük kapıları ve barajları değil, aynı zamanda mekansal planlama, kriz yönetimi, çocuk eğitimi, çevrimiçi uygulamalar ve tüm felsefeyi içerir."

Rotterdam'ın dayanıklılık sorumlusu Arnoud Molenaar, küçükten başlanılması gerektiğini söylüyor. "İnsanların bahçelerindeki beton kaldırımları kaldırmalarını sağlamak gibi, böylece altındaki toprak yağmur suyunu emebilir" diyor.

Bazıları Daha Şüpheci

Hogeschool Rotterdam'da fiziki coğrafya ve iklim değişikliği öğretim görevlisi olan Michiel Helsen, Hollanda'nın geleceğini ciddi olarak düşünmemiz gerektiğini söylüyor. “Deniz seviyesinin altında yaşamak hala mantıklı bir seçenek mi?” diye soruyor ve şu şekilde ekliyor "Uzun vadede Hollanda'nın batısını kurtaramayabiliriz. Hollanda'nın hangi bölgelerini ve ne pahasına savunmaya hazır olduğumuzu toplumun tartışması bana mantıklı geliyor."